
Bir önceki yazıda bahsettiğim dergi aboneliğim bitince boş duramadım. Onun rakiplerinden (yine doğa, turizm ve coğrafya amaçlı) birini almaya karar verdim. Bir alışveriş merkezinde de sergisi vardı. Önce sergiyi gezdim. İflah olmaz bir koleksiyoncu için çekici bazı parçaları inceledim. Fotoğrafların önünde epey zaman geçirdim.
Sonunda zaten ikna olmaya hazır biçimde, kendimi başvuru formu doldururken buldum. Abonelik hediyesini de aldım.
İlk başlarda dergi düzenli olarak iş adresime geldi. Ne var ki işten ayrıldım. Abone olduğum mesleki dergileri ve seyahat dergisini arayıp dergilerin artık ev adresime gelmesini sağlamaya çalıştım.
Önemli not: Derginin ev adresine gelmesini sağlamak ciddi bir proje oldu. Binadaki posta kutularının ölçüleri, dergiler için uygun değil. Posta kutusuna dergiyi sokmak için uğraşan “iyi niyetli” kurye sayesinde CD’leriniz ikiye katlanmış olabiliyor. Bazen de ekler yırtılıyor. Çözüm bulacak olan kişiye şimdiden teşekkür ederim.
Bu riskleri göze aldım ve firmayı aradım. Kayıtlara baktılar ve isim ile bulamadılar. Adres ile arayamadıklarını söylediler. Posta kodu üzerinden de bulamayacaklardı. Abone olurken kartvizitimi verdiğimi hatırladım. Ancak bu şekilde bulunamadım. “Eski adres etiketlerinden biri varsa, üzerindeki numarayı söyleyebileceğimi” bildirdiler. Suçluluk duydum. Dergilerin torbalarını saklamam gerektiğini bilmiyordum. İşten ayrılma konusunda da planlı davranmamıştım.
Dergi ev adresime gelemedi.
İşyerine teslim edileceğini tahmin ettiğim tarihlerde sürekli olarak eski iş arkadaşlarımı aradım. Dergi geldiğinde bana ulaştırdılar. Bu sefer telefon ettiğimde etiketin üzerindeki sayıyı bildirdim ve derginin bir sonraki sayısının eve teslimi mümkün olabildi.
Sonra, bu derginin aboneliğinde bir yılı doldurdum. Yeniden üye olmak ile ilgili hiçbir uyarı almadım. Peşinden koşamadım. Hemen “zaten okumaya fırsatım da olmuyordu” diye gerekçelendirdim. Dergiyi “bir gün o yerlere gidersem bilinçli olarak gezerim” diyerek alıyordum ama işlerim yoğundu… Meslek dergilerini bile okumaya zaman kalmıyordu… Sonuçta, aboneliğim sona erdi.
İstatistiklerde yine “aboneliği devam etmeyen” bir kişi olarak yer aldım. Oysa, abone olmak isteyen ama CRM yaklaşımına önem verdiği için bir kez bile hatırlatma yapılmayınca vazgeçen kişi olarak sayılmalıydım
Son paragraf tanıdık mı geldi… Evet, bir önceki dergi aboneliğim ile neredeyse aynı…