Dükkanda ne satmalı?

Dükkanda ne satmalı?

İstanbul – Nişantaşı’nda, Ankara – Tunalı Hilmi Caddesi’nde, veya Türkiye’de her hangi bir şehrin işlek bir caddesinde dükkanınız olsa… “O dükkanda ne satsak daha fazla verim alırız?” diye düşünseniz… Yanlış yatırım yapmanın ağır maliyetini biliyorsunuz. Dükkanı kapatırsınız, belki de iflas…

Bu sorunun doğru yanıtı için ne kadar ödemeye hazırsınız? Muhtemelen oldukça yüksektir. Hele bu devirde, sınama – yanılma yapmanın giderek imkansızlaştığı ortamda… Doğru yanıt için ne kadar ödeyeceğinizi bilemem. Ama sizi doğru sonuca götürecek verilerin kimde olduğunu söyleyebilirim: Bankalar…

Bu sorunun yanıtına sizi ulaştıracak en doğru veri bankalarda.

Ülkemizde kredi kartı 1970’lerden beri var. 1988’den beri, büyük bankalar da pazara girdi. Dolayısıyla, kredi kartı ile alışveriş 20 yıldan beri var ve sürekli artıyor. Taksitli satışlar da kredi kartı ile yapılmaya başlandığından beri turizm, beyaz eşya, mobilya gibi yüksek bedelli alışverişler de kredi kartı ile yapılıyor. (Bu noktada bir “aferin” hak ettiğimi düşünüyorum)

Alışverişin yoğun olduğu caddelerde hangi dükkanda ne gibi ürünler satıldığı, hangi sıklıkta el değiştirdiği, hangi mevsimde çok veya az sattığı… Kısacası ciro ve sektör ile ilgili veri bankada var. Hem de yirmi yıldan beri. Bankanın pazar payı ile oranlayınca, toplam ciro bulunabilir. Bu veriler kullanılarak hangi caddede hangi konularda mağaza açılırsa daha verimli olacağı modellenebilir. Bir de dış verilerle desteklenirse, hangi hava durumunda, hangi sektörde cironun nasıl bir seyir izlediği bile bulunabilir.

Hiçbir pazar araştırma şirketi, doğruya bu kadar yakın yanıtı veremez. Hayal bu ya, bankalar bu amaçla şirketler kursalar, müşterilerinin verilerini hiç açıklamadan (Bankalar Yasası’ndaki müşteri verisi gizliliği kuralına aykırı davranmadan) size doğruya en yakın yanıtı verebilirler. Siz de doğru bilginin ederi neyse, ödersiniz.

 

Not: Aslı Ulusoy Yıldız’dan

Yapı Kredi Bankası’nın bir müşterisi kendisine verilen raporun derinliklerinde gezerken mağazasının bulunmadığı bir ilden başka bir ildeki mağazasına ciddi müşteri gelmeye başladığını farkedip, ilgili ilde mağaza açma kararı almış.

Bu mağazanın performansından çok memnun olduğu için de “katkılarından ötürü” Banka’ya teşekkür etmiş.

Bunun haricinde bankaların elindeki çok önemli bilgilerden biri de son günlerin çok “in” konularından olan Alışveriş Merkezlerine ait bilgiler. Tüm markaların ortak şikayet konusu her yerde her gün bir yenisi açılan Alışveriş Merkezleri. Kiralar pahalı, mağaza açsanız bir dert, orada bulunmasanız olmuyor. Cadde mağazasına benzemez, işleten son derece önemli vs. vs.

Oysa birçok banka Alışveriş Merkezlerini ve Yoğun Alışveriş Bölgelerini sistemlerinde tanımlar ve izleyebilir durumdadır. İsteyene buraların performansı ile ilgili ciddi raporlar sunulabilmektedir. İş ki birileri, sizin de dediğiniz gibi, bilgiyi nereden isteyeceğini ve aldığında neresine nasıl bakacağını bilsin.